17 Nisan 2012 Salı

Hayatımızın "Ama"sı


Hayatımızın "Ama"sı
 

“Ama” sözcüğü kendinden önce söylenen her şeyle çelişse ve onları olumsuzlasa da doğru olan bir şeyi söylemek için kullanılır.

Başarı arayışınızda iletişim kritiktir. İster işyerinizde olsun isterse sosyal çevrenizde her gün temas kurduğunuz insanlarla yüksek kaliteli iletişim kurmadan başarılı olamazsınız.

En iyi iletişim kuranlar en başarılı olanlardır. Zayıf iletişim başkalarının algılama anlama ve size tepki verme biçimlerini etkiler. Günlük diyaloglarınızda “ama”yı kullanan biriyseniz bu çift taraflı kılıç etkisi yapar ve başkalarının gözünde aşağıdakilerden biri olarak görünmenize neden olur.

“Ama” sözcüğünün yanlış kullanımından kaynaklanan bir numaralı anlam...

“Ama” sözcüğünü aşağıdaki örneklerde gösterildiği gibi kullandığınızda kendinizle çelişir ve işini yapmayıp bahane uyduran kişi durumuna düşme riskiyle karşı karşıya kalırsınız.

Profesyonel ya da kişisel yaşamınızda kullanmış olabileceğiniz örneklerden bazıları şöyledir:

“Toplantıya zamanında gelecektim; ama saati kaçırdım.”

“Daha başarılı olmayı isterdim; ama bir üniversiteye ya da koleje gitme şansım hiç olmadı.”

“Daha zayıf ve formda olmayı isterdim; ama egzersiz yapacak zamanım yok.”

Sanırım ne demek istediğimi anladınız. Başarılı motive ve kararlı görünmek isteyen biri olarak başkalarının nezdinde sürekli bahane uyduran biri izlenimi vermek istemezsiniz.

“Ama” sözcüğünün yanlış kullanımından kaynaklanan iki numaralı anlam...

“Ama” sözcüğünü aşağıdaki örneklerde olduğu gibi kullandığınızda olumsuz görünen ve konuşan biri olarak algılanmanıza neden olabilir. İnsanların sizin için çalıştıkları ya da size rapor ettikleri bir pozisyondaysanız bu durum elbette ekibinizin moralini bozacak ve onları yetkisiz kılacaktır.

Örnek:

“Sunumunu beğendim; ama bunu daha önce hiç yapmadık.”
“İlerleme kaydettik; ama hâlâ sayıca eksiğiz.”
“Hediye için teşekkür ederim; ama bu rengi sevmem.”

Şu ana kadar şöyle bir soru sorabilirsiniz (bir radyo spikerinin derin sesiyle “Pekala beni bahane uyduran biri gibi göstermemesi ya da olumsuz biri gibi algılatmaması için hangi sözcüğü kullanmalıyım?”

Her anlamdan birer örnek alıp olumlu güçlü ve proaktif yaklaşımı örnekleyelim.

“Toplantıya zamanında gelecektim ve saati kaçırdığım için özür dilerim. Bu andan itibaren toplantıya zamanında gelme konusunda daha dikkat edeceğim.”

“Sunumunu beğendim ve böyle bir şeyi daha önce hiç yapmadık. Başarılı olmak için gerekli tüm kaynaklara sahip olabilmek üzere birlikte çalışalım.”

Olumlu sözcük “ve”yi kullanarak ve takip eden diyalogu dikkatle seçerek olumsuz bir durumu olumluya çevirebilirsiniz.

Şu sözümü unutmayın; “Yaptığınız her eylem ne kadar büyük ya da küçük olursa olsun yaşamda yaptığınız her şeyi tanımlar.” Tanıdığınız başarılı insanlara bakın ve iletişim kurma biçimlerini inceleyin. Başarı formüllerinin kullandıkları sözcükler ve tonlama olduğunu göreceksiniz.

Hemen bugün harekete geçin ve büyük “ama”nızdan kurtulun.


Yazar: Keith A. Shaw

16 Nisan 2012 Pazartesi

Joseph Murphy


Bütün dilekleriniz gerçekleşecek diye bir kural yoktur. Herkes bunu bilir. Şüpheci kişiler, bunu duaların işe yaramadığına dair bir kanıt olarak yorumlarlar. Ancak göz ardı ettikleri bir nokta vardır:  Dileklerinizin karşılık bulması için bilimsel temeli net bir biçimde anlaşılarak etkin kullanılması gerekir. Ancak bundan sonra belirli bir isteğin neden etkin olmadığını anlayabilir ve onu daha etkin kılmak için pratik bir yöntem bulabiliriz.

Peki dileklerinizin istediğiniz gibi karşılık bulmadığını fark ederseniz? Ne olur o zaman? Böyle bir başarısızlığın temel nedenlerini anlamalısınız. Bu nedenler güven eksikliği ve çok fazla çabadır. Birçok kişi, bilinçaltının işleyişini tam olarak anlayamaz ve dileklerinin gerçekleşmesine mani olur. Zihninizin nasıl çalıştığını bildiğinizde, büyük ölçüde güven kazanırsınız.

Unutmayın, bilinçaltınız ne zaman bir fikri kabul etse, hemen bunu uygulamaya başlar. Bunun için bütün önemli kaynaklarını kullanır. Derin zihninizin bütün zihinsel ve spiritüel yasalarını harekete geçirir. Bu yasa iyi fikirler için geçerlidir, ancak kötü fikirler içinde geçerlidir. Sonuç olarak, eğer bilinçaltınızı olumsuz biçimde kullanırsanız, bu soruna, başarısızlığa ve karışıklığa neden olur. Yapıcı biçimde kullanırsanız; kılavuzluk, özgürlük ve zihinsel huzur getirecektir.

Düşünceleriniz olumlu, yapıcı ve sevgi dolu olduğunda, doğru cevabı almanız kaçınılmazdır. Bu nedenle başarısızlığın üstesinden gelmek için yapmanız gereken tek şeyi bilinçaltınızın fikrinizi ya da isteğinizi kabul etmesini sağlamaktır. Siz bunun gerçekliğini kabul edin, zihninizin yasası gerisini halledecektir. İsteğinizi inanç ve güvenle devredin; bilinçaltınız bu görevi devralacak ve size cevap verecektir.

Ne zaman bilinçaltınızı sizin için bir şey yapmaya zorlamak isteseniz, başarısız olursunuz. İstediğiniz sonuçlar, yaklaşmak yerine uzaklaşır. Bilinçaltınız zihinsel bir zorlamaya tepki vermez. İnancınıza ya da bilincinizin kabulüne tepki verir.

Sonuç elde etme konusundaki başarısızlığınız şu ifadelerden de kaynaklanabilir:
Her şey kötüye gidiyor.
Asla karşılık alamayacağım.
Çıkış yolu göremiyorum.
Durum umutsuz.
Ne yapacağımı bilmiyorum.
Karmakarışık oldum.

Bu tür ifadeleri kullandığınızda, bilinçaltınız size karşılık vermez ve sizinle işbirliği yapmaz. Sürekli yerinde sayan bir asker gibi, ne ileri ne de geri gidersiniz. Başka bir deyişle, hiçbir yere gidemezsiniz.

Bir taksiye bindiğinizi ve taksiye bir sürü farklı yön söylediğinizi düşünün. Kafası karmakarışık olurdu herhalde. Sizi hiçbir yere götürmek istemeyebilirdi. Talimatlarınıza uymaya çalışsa da, bunu yapamayabilirdi. Sonunda kendinizi hiç kimsenin aklına gelmeyen bir yerde bulabilirdiniz.


Joseph Murphy

Mevlana Celaleddin Rumi'nin notlarından...



Sormuşlar bir âlime: HAYAT ne? Diye Demiş âlim; iki yönlü bir yol devam eder bilinmeze. Sen görmemezlikten gelsen de vardır bir yoldaş her köşesinde Bazen çıkarsın zorlukla dar bir yokuştan bazen de aşarsın dertleri sanki uçuyormuş gibi inerek buradan.

Peki SEVGİ nedir? Demiş biri Kalbine sığmayacak kadar geniş Dedikodusunu ...yapamayacağın kadar temiz kokusunu alamayacağın kadar uzak hayal edemeyeceğin kadar yakın...
 
Ya KORKU nedir? Diye atılmış diğeri Bir yağmur damlasındaki barut kokusu. Belki de saklanılan bir hayal yontusuya bir miniğin haykırırışıya da yüreği yaralı bir kuşun feryadı....
 
Peki ya UMUT nerededir? Diye atılmış bir umut avcısı. Bilinmezde değildir bilirim demiş yerini kaygılı ve tasalı. Aradın boşuna heryeri ama unuttun en kolay yeri besbelli bunu derken işaret etti insanın en derinden yaralanan yerini...
 
Peki DOST kimdir? Diye sormuş biri. Demiş; paylaştın mı sevgini korkunu ümidini ve yenilgini verdin mi desteğini sordun mu halini yolladın mı yüreğini ağladın mı onun gibi.

Hissettin mi DOSTLUĞU? Demiş diğeri. Âlim demiş: Karşılığı olmadan verilir mi hiç yürekteki sevgi? Dostluk dediğin; tek bir ruhun iki ayrı bedende dirilmesi...
 

Mevlana Celaleddin Rumi'nin notlarından...

12 Nisan 2012 Perşembe

_____Tolstoy______


Her insan mutlu olamaz...

 Çünkü gereğinden fazla özler dünü,

 Hak ettiğinden fazla ...düşünür yarını,  Ve hiç hak etmediği kadar bilinçsizce yaşar bugünü...

 Her insan mutlu olamaz...

 Çünkü gereğinden fazla özler hayatından çıkanları,  Hak ettiğinden daha büyük umutla bekler hayatına girecekleri,  Ve asla göremez yanı başındakileri...
 

_____Tolstoy______

~~Tebrizli Şems~~


" Zanlarını, yargılarını, önyargılarını ve dahi bütün genellemelerini koy bir çuvala ve hepten terk et.

 Gıybet etme sakın, bil ki dedikodu denilen şey mıknatıs gibi kötü enerji çeker.

 Kimsenin aleyhine konuşma, uzaktan atıp tutma, insanları kem dille yargılama, bil ki yanılırsın.

Birini nekadar çok aşağılar yahut dışlarsan, onun durumuna düşme ihtimalin o kadar artar.

 Kainatın matemetiğidir. Bir koyar, bir alır insan. Bilmeden kendi hesabını dürer..''

~~Tebrizli Şems~~

~~ Swett Marden~~


Neşeli bir ruh ne büyük bir zenginlik hazinesidir!.

İyimser olabilmek kıymetli bir mirastır!.

Zira sükûnet ve barış daima onunla beraberdir.

Onun ışığı etrafındaki gölgeleri kovar; kederli kalpleri aydınlatır.

Onun kudreti ümitsizlere bile sevinç ve cesaret getirir.

Hele iyimserlik özelliği, sevimlilik, nezaket ve yüz güzelliğiyle bir arada bulunursa, yer yüzünün hiçbir hazinesi bununla kıyaslanamaz.

Bu paha biçilmez nimeti elde etmek sanıldığı kadar zor değildir; zira neşeli bir yüz, sıcak ve cömert bir kalbin yansımasıdır.

İçteki güneş, ilk önce yüzde değil ruhta doğar, oradan yüze yansır.

Yüze parlaklık ve çekicilik veren tatlı gülümseme içimizdeki güneş ışığından başka bir şey değildir.


~~ Swett Marden~~


11 Nisan 2012 Çarşamba

Hz Mevlana..


Hz Mevlana "Ne Arıyorsan Kendinde Ara"...
 
Kişinin değeri nedir?

- Aradığı şeydir!


Eğer sen, can konağını arıyorsan, bil ki sen cansın.

Eğer bir lokma ekmek peşinde koşuyorsan, sen bir ekmeksin.

Bu gizli, bu nükteli sözün manasına akıl erdirirsen, anlarsın ki Aradığın ancak sensin, sen.
 

Madendeki inciyi aradıkça madensin.

Ekmek lokmasına heves ettikçe ekmeksin.

Şu kapalı sözü anlarsan, anlarsın her şeyi; Neyi arıyorsun, sen osun.


Senin canın içinde bir can var, o canı ara!

Beden dağının içinde mücevher var, o mücevherin madenini ara!

A yürüyüp giden sufi, gücün yeterse ara; Ama dışarıda değil, aradığını kendinde ara.

OSHO


Sen acı çekiyorsun; içinde bulunduğun durum bu...
Ona neyin neden olduğunu bul...
Kıskançlık mı, öfke mi, aşağılık kompleksi mi?
Acının içine girebilir ve en derinlerdeki köklerine kadar izleyebilirsen, yalnızca bu izleme sayesinde acı ortadan kaybolur... İzlemekten başka hiçbir şey yapman gerekmez.
Asıl nedeni izleyerek bulursan acı yok olacaktır ve eğer kaybolmuyorsa da bu yeterince derinden izlemiyor oluşundandır...



______OSHO_____

5 Nisan 2012 Perşembe

Kızılderili Hikmetleri

Dostlarım, sevmek ve sevilmeye ne kadar şiddetle ihtiyacımız var, biliyor musunuz? Açlık sadece ekmeğe duyalan açlık değildir. Varlığınızın derinliklerinde duyuyan bir açlık vardır. Sevgiye duyuyan açlıktır bu ve nefes almak kadar gerekli bir ihtiyaçtır.
Sevgi hem sizde hem bizde bulunması gereken bir şeydir. Ruhlarımızı beslemek için hepimiz ona sahip olmalıyız. Ona sahip olmalıyız, çünkü onsuz zayıflar, yok olur gideriz. Sevgisiz, kendimize olan güvenimiz zayıflar. Cesaretimiz kırılır. Dünyaya güven içinde bakamaz oluruz. Sevgisiz, kendi içimize kapanırız. Sevgisiz kalırsak kendi kendimizi yiyip bitiririz.
Sevgi ile yaratıcı oluruz. Sevgi ile yorulmadan ilerleriz. Sevgi ile sadece onunla başkaları için fedakârlık yapabiliriz.
(Dan George, Salish Kabilesi)

Mitaku Oyasin – Kızılderili Hikmetleri

4 Nisan 2012 Çarşamba

Ralph Waldo Emerson


Dağ tepesinde bir çam olamazsan, Vadide bir çalı ol. Ama, Dere kenarındaki en iyi küçük çalı sen olmalısın. Çalı olamazsan bir avuç ot ol. Bir yola neşe ver. Bir nilüfer olamazsan bir saz ol. Ama, Gölün içindeki en canlı saz sen olmalısın. Hepimiz kaptan olamayız, tayfa olmaya da mecburuz. Burada hepimiz için birer iş var. Cadde olamazsan, sokak ol. Kazanmak ya da kaybetmek ölçü değildir Her ne isen onun en iyisi sen ol...
 
Ralph Waldo Emerson

2 Nisan 2012 Pazartesi

HATIRLAMAYA DEĞER FİKİRLER


HATIRLAMAYA DEĞER FİKİRLER

  • Zihinsel zorlama ve aşırı çaba, endişe ve korkuyu göstererek dileklerinizin karşılığını almanızı engeller. Rahatlık işi çözer.
  • Zihniniz gevşediğinde ve bir fikri kabul ettiğinizde, bilinçaltınız bu fikri hayata geçirmek için işe koyulur.
  • Geleneksel yöntemlerden bağımsız düşünün ve plan yapın. Her sorunun bir cevabı ve çözümü olduğunu bilin.
  • Kalbinizin atışı, ciğerlerinizin soluk alışı ya da vücudunuzdaki herhangi bir organın fonksiyonları ile gereğinden fazla ilgilenmeyin. Bilinçaltınıza güvenin ve sık sık ilahi doğru eylemin gerçekleşmekte olduğunu ifade edin.
  • Sağlık duygusu sağlığı, zenginlik duygusu zenginliği doğurur. Siz ne hissediyorsunuz?
  • Hayal gücü en büyük yeteneğinizdir. Güzel ve iyi olanı hayal edin. Siz hayal ettiğiniz kişisiniz.
  • Uyku halinde, bilinç ve bilinçaltınız arasındaki çatışmalardan kaçının. Yine uyumadan önce, arzunuzun gerçekleştiğini tekrar tekrar hayal edin. Huzur içinde uyuyup keyifli uyanın.
  • Olumlama, öyle olduğunu söylemektir. Zihnin bu tutumunu doğru kabul ettiğiniz sürece, bunun aksi yönündeki bütün etkenlerden bağımsız olarak, dileklerinizin gerçekleştiğini görürsünüz.
Bilinçaltının Gücü
Joseph Murphy

PARA BLOKAJLARI

PARA BLOKAJLARI

Bizler geçmiş yaşamlarımızda parasız kalmış, iflas etmiş ya da para
ile ilgili mutsuzluklar yaşamış olabiliriz. Ve bu deneyimlerimizi şu
anki yaşam deneyimimize aktarmış olabiliriz.
Bunun dışında doğduğumuz andan itibaren ailelerimizden ya da
çevremizden çeşitli kayıtlar alıyoruz.
Diyelimki küçük bir kız çocuğu annesi arakadaşlarıyla sohbet ederken
yanlarında oyun oynuyor.Bu arada annesi arkadaşına diyorki "eee adam
parayı buldu ve bıraktı karısını". Bu cümle küçük kız tarafından
kaydediliyor.Diyelim ki şimdi bu kız büyüyor ve evleniyor. Bu kız çok
çalışıyor ama işten çıkarılıyor yada evlerine çok para giriyor ama
büyük harcamalar neden olacak olaylar gelişiyor. Neden çünkü kaydında
çok paraları olursa kocasının onu terk edeceği yazılı.
Ya da adam geçmiş hayatında iflas etmiş ve bu durumdan dolayı acı
çekmiş.Bu durum karmik hafızasında kayıtlı.Bu adam ne yaparsa yapsın
çok zengin olamıyor.
Bu durumda ne yapabiliriz. Eski kayıtların yerine yeni kayıtları
yerleştirebiliriz.Bunu da bilinçaltı çalışmaları yaparak eğer reiki2
ve üzeri iseniz meditasyon esnasında sembolleri kullanarak ya da
reiki değilseniz yine bilinçaltı çalışmalarında sık tekrarala
yapabiliriz.Bunun için reiki olmak şart değil sadece reikinin
enerjisi kayıtların alınmasını hızlandırıyor o kadar.
Örneğin parasızlık korkunuz var diyelim şunları söylemeliyiz
kendimize.

Evren BOLLUK içinde.
Evrenin bolluğu bana akıyor.
Para bana çoğalarak geliyor.
İhtiyacım olan her şeyi ihtiyacım olduğu anda evren bana verir.
Ben çok parayı hak ediyorum.
Ben çok paraya layığım.

Yada kaybetme korkunuz var ve siz paranın size gelmesine engel
oluyorsunuz o zaman şunları kaydedebilirsiniz bilinç altına.

• Benim kaybetme korkum var.
• Ben kaybetme korkumu kabul ediyorum.
• Ben kaybetme korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ettim.
• Ben kaybetme korkumu seviyorum.
Kalbinizden dışarıya imgeleyeceğiniz en güzel pembeliği çıkarın


Ferhan EFEÇINAR