Takılmalı oltana mutluluk
Yok
etmeli kurutmalısın tüm acıları kalbindeki noktada,
Ümitle
dağıtmalısın heyecanını bedenine, her dokuna
Uzaklaşmalısın
her kederden, her güneş olmayan hislerden
Huzur
bulmalısın içinde gülümsemelisin kendine
Yaşamı,
nefes almayı öğrenmelisin kendinle,
Aşkını,
heyecanını düşünüp zıplamalısın zamana
Tutunmalı,
sıkıca sarılmalısın bulutlara
Sevmelisin
hemde coşa coşa, sara sara
Sıra
sıra ısıtmalısın gönlünü, içten ve çıkarsızca,
Cocuklaşmalısın
bazen, okşanmalı saçların
Sevilmeli
yüreğin, yapılmalı istediğin...
Yüreğinde
tüm iyi düşlere bir yer açıp
Teselli
etmelisin benliğini,
Her
daim mutluluğu taşıdığını düşünüp, atmalısın adımlarını
Sana
yaklaşana karşılıksız anlatmalı, yüreğini koymalısın yoluna
Umut
dolu olup dağıtmalısın hüzünlere
Yaprak
misali dağılmadan, toplamalısın bir gövdeye
İyiyi,
doğruyu en güzel taşıyana anlatmalısın erdemi...
Bir
olta atıyorsan yaşamdaki dünyana
Takılabilmeli
o oltaya gülümsemeli kalpler,
Güneş
keyifli tadlar, optimist düşünceler..
Hep
böyle baharda kalmalı, ılık esmelisin odalara
Su
serpmelisin yüreklere, coşturmalısın yamalı sevdaları
Sen
hep böyle olmalı, yürek gözlerinle buluşturmalısın tüm gözleri
Ve
sen aynaya bakıp birde kendine anlatmalısın bu hikayeyi..
GÜGÜ ... 3
Şubat 2004
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder