10 Şubat 2012 Cuma

Umut yolu, düşümün rengi.. GÜLAY...


Umut yolu, düşümün rengi..

Hayallerimizi umutla yol aldırmayı becerebilsek belkide her geçişe bir renk vererek mutlu olabilirdik. Umudun yolu mavi olsa, düşlerin rengi  ona uysa.. sevgilerin üstüne örtünse, gülümseyen yüzlerde belirse zamanla.. hiçbir düğümü kalmasa hayat yaşında geçen bütünlerin, ne öfke, ne kin, ne üzüntü, toparlansa mutsuzluklar bağlansa hep bir ağızdan.. bir ertesi güne, ışık olmak vardı güneşin peşinden kararan zamana..


Bulutların üstü hep bizim olsa, bastığımız yerin hafif ağırlığında yürüsek, gündüzlerin aldığı sıcaklığı geceleri ay ışığında devam ettirsek, kırabilsek şu yalnızlığı iz olarak bırakabilsek yalnızca gülümsemeyi.. bir deniz coşkusu dolsa gözlerimize, akıtabilsek umuda doğru, yol aldığımız mavide beklesek siyah aşkı.. üzerine güneş yağmış bulutla dinlenmiş bir şarkı…


Sevda tohumu eksek her geçite, her yüreğe, anlatabilsek sözlerimizden çok gözlerimizle her kavşakta bekleşen yüreklere.. aydınlık zamanların kıymetini gecede kavrasak bütün bütün, sevdirsek içimizdeki rüzgarları peşinden çıkan fırtınalara..
 

Hasretler, nasılda taş oluşturmuşlar etrafımızda, bir duvar çapası içinde birikinti yaratmışlar.. ama gönlüme dikilen bir sevda gülü varki ne hasret, ne özlem, hiç birşey bu tazeliği almaya yetmemiş hala aynı tonda aynı heyecanla bakışmakta ortalıkta.. 


Bir pınar kenarı içim, bir kuş sesi kalbim, birlikte öyle nameli fısıldaşıyorlaki, anlamazsınki hiç ayrılık tadın yok, bilmezsinki hiç acı yürekleri delmemiş..


GÜLAY …


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder